Home » Köpek Resimleri » KÖPEĞİNİZİN PSİKOLOJİSİ hakkında bilgiler

KÖPEĞİNİZİN PSİKOLOJİSİ hakkında bilgiler

Konuyu Oluşturan Konu Köpek Resimleri [149 Tıklama ]

KÖPEĞİNİZİN PSİKOLOJİSİ hakkında bilgiler

Köpeğin kendi doğasına ters düşen ve herhangi bir amaç taşımaksızın yapılan davranışların sebebi psikolojik problemler olabilmektedir. Bunlardan bazıları, sebebi dış faktörler olsa bile, köpeğin kendi içsel hesaplaşmalarıdır. Buna, anoraksia nevrosa dediğimiz sinirsel sebeplere dayalı iştahsızlık, depresyon, demoralizasyon ve sebepsiz kaşınmadan tutun, kuyruk yemeye kadar varan obsessif – kompulsif davranışlar örnek gösterilebilir. Bunlar genellikle insan – köpek ilişkisini doğrudan etkilemezler. Ancak bu ilişkiyi doğrudan etkileyen bozukluklar vardır ki, bunun en tipik örneği agresif (saldırgan) davranışlardır ve köpeğin anksiyetesi (gerginliği) dışarıya yönelmiştir. Bunların tamamı tedavi gerektiren psikolojik problemlerdir. Öncelikle şu soruyu cevaplandırmalıyız: Köpekte problem olarak nitelendirdiğimiz husus gerçekten köpeğin problemi mi,yoksa bizim problemimiz midir? Aslında ortaya çıkan davranış problemlerinin önemli bir bölümü, köpek tarafından normal olan davranışların, insanlar tarafından anormal olarak algılanmasıdır. Bizler hayvanlardan, bizim gibi hareket etmelerini ve bizim monoton hayat düzenimize uymalarını bekleriz. Tabii ki, evcilleştirmeyle birlikte, köpekler de kendi yetenekleri doğrultusunda bize uymaya çalışmışlardır. Ancak, bazen bizim isteklerimiz çok abartılı olabilmektedir. Maalesef, köpek için tamamen normal olan birçok davranış insan – köpek ilişkisine zarar verecek boyutlardadır. Örneğin; köpeğin evde liderlik iddiasında bulunması, köpeğin içgüdülerine ters düşmeyen, son derece normal bir davranıştır. Bu tür davranışlar, köpek açısından davranış bozukluğu olmasa da, köpeğin insanla beraber yaşamına olumsuz etki ettiği için, istenmeyen davranış sınıfına girer ve bunların giderilmesinde de psikolojinin tedavi yöntemleri uygulanır.

Bazı istenmeyen davranışlar, sadece basit bir nedenden dolayı oluşmaktadır. Örneğin; küçük bir oda içinde sürekli olarak havlayan bir köpek, geniş bir bahçe içine konulsa havlamayacaktır. Bunu da davranış problemi olarak nitelendirebilir miyiz? Örneğin; yalnızlık endişesi diye adlandırılan problem nedeniyle, akşam eve geldiğimiz zaman birçok kıymetli eşyamızı köpeğimiz tarafından parçalanmış olarak bulabiliriz. Bir vakamda bunun sebebini bulmakta epey zorluk çekmiştim. Ama olayı iyice incelediğimde, bu problemin sebebinin çok komik ve basit olduğunu buldum. Köpeğin böyle davranmasının tek nedeni, gündüz vakti üst kattaki çocuğun oynadığı atariden çıkan acayip seslerdi. Hayvan bu seslerden dolayı gerginleşiyor ve gerginliğini bu şekilde çözüyordu. Eğer hayvana huzurlu bir ortam sağlayamamışsak ve havyan korkusundan dolayı bu tür davranışlarda bulunuyorsa, bu davranışı anormal diye nitelendirmeden evvel biraz düşünmemiz gerekmiyor mu?

KÖPEĞİN EVCİLLEŞMESİ

Hayvanların kendi doğasından oldukça farklı şekilde ve insanın arzu ettiği boyutlarda, yeni bir davranış yapısı kazanması olarak tarif edebileceğimiz evcilleşmede binlerce yıl süren bir seleksiyon söz konusu olmuştur. Son araştırmalara göre köpek, insanın en eski ev hayvanıdır. İlk olarak, köpekler Avrupa ve Yakın Doğu�da, daha sonra Amerika’da evcilleştirilmiştir. Bonn yakınlarındaki Oberkassel kasabasında bulunan bir köpeğin çene kemiği üzerinde yapılan incelemelerle ilk evcil köpeğin ortalama 14.000 sene evvel yaşadığı anlaşılmıştır. Böylece insanın en eski ev hayvanının köpek olduğu ortaya konmuştur. Bazı kaynaklara göre kurtların evcilleşmeye başlaması İsrail’de MÖ 12.000 – 10.000, ülkemizde ise 7000 yıllarına uzanmaktadır.
Evcilleştirme büyük ihtimalle farklı zaman ve mekânlarda gerçekleşmiştir. Böylece farklı köpek ırkları oluşmuş ve bunlar arasında, insanın işine en çok yarayan köpekler tutulup, diğerleri üretim dışı bırakılmıştır. Kurttan köpeğe geçiş, yine evcilleşmenin ve insanlarla birlikte yaşamanın sonucu olarak ortaya çıkan ve binlerce yıldır süregelen bir olaydır. Bu zaman içinde hayvanlar psiko-genetik ve hattâ anatomik olarak da değişikliklere uğramışlardır. Kurda ait davranışların, köpekte %50 oranında değiştirildiği iddia edilmektedir. Geriye kalan %50 oranındaki ortak davranış biçimleri, çok uzun zamandan beri kurtlardan çok uzak yaşamasına rağmen mevcuttur. Yapılan genetik müdahaleler ve çevresel etkiler dolayısıyla köpekler, kurtlardan çok, insana yakışan ve insanlardan bağımsız olarak yaşayamayan bir tür hâline gelmişlerdir.
Evcilleşmenin temelinde, içgüdüleri kontrol edebilme yeteneği vardır. Bir canlı (insan dahil) içgüdülerini ne denli kontrol edebiliyorsa, o kadar evcildir. Beynin prefrontal bölgesi bu yetenekten sorumludur ve bu bölge bakımından en gelişmiş canlı insandır. Köpekte insan kadar olmasa da oldukça gelişmiştir. Kediyle kıyaslanacak olursa, bu gelişim, köpekte daha fazladır. Maymunda ise, bu bölge köpeğinkinden daha büyüktür, ancak büyüklük tek başına yetmemekte, bu alanın kullanılma oranı da önem taşımaktadır. Bu alan kullanıldıkça snapslar arasında bağlantılar gelişmekte ve kontrol yeteneği artmaktadır. Bu bakımdan köpeklerin, içgüdülerine daha hâkim hayvanlar olduğu söylenebilir. Zaten maymunun evcil olmadığını herkes bilir. Kavram kargaşası olmasın diye açıklamakta yarar var; maymun gibi, insanla anlaşan her hayvan evcil değildir, bunlar ehlileştirilmiş olan, yabanî hayvanlardır. Evcilleştirme ile ehlileştirme farklı kavramlardır. Evcil bir hayvanın doğan yavruları da evcildir, oysa ehli olan yabanî bir hayvanın yavrusu da yabanî doğar ve bizimle anlaşabilmesi için ehlileştirilmesi gerekir.

KÖPEĞİNİZİN PSİKOLOJİSİ hakkında bilgiler konusu ile ilgili diğer görselleride burada bulabilirsiniz.

KÖPEKLERDE SALDIRGANLIK nasıl olur?

AFGAN TAZISI

Lütfen Yorum Yapın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir